BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri: Gazze’de insan haklarına dayalı insani bir ateşkese ihtiyaç var
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, dün BM Güvenlik Konseyi tarafından onaylanan “Gazze’deki çatışmaya derhal ve uzun süreli ara verilmesi” yönündeki karar taslağının taraflarca derhal hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: , “(Gazze’de) Bu aynı zamanda insan haklarına dayalı insani tedbirler meselesidir.” “Ayrıca ateşkesin de olması gerekiyor.” söz konusu.
Türk, geçtiğimiz hafta Ortadoğu ziyareti hakkında BM daimi üyesi ülkelerin temsilcilerine bilgi verdikten sonra basın toplantısı düzenledi.
Mısır, Filistin ve Ürdün’de üst düzey yetkililerle görüştüğünü kaydeden Türk, İsrailli, Mısırlı ve Filistinli insan hakları savunucularıyla da görüşmelerde bulunduğunu hatırlattı.
Türk, Gazze’de, işgal altındaki Filistin topraklarında ve İsrail’de de şiddet dalgasına tanık olduklarını belirterek, “Bu kadar sivilin öldürülmesi ‘istenmeyen bir hayal kırıklığı’ olarak ifade edilemez. Böyle bir savaşın galibi büyük olasılıkla ‘aşırılık’. Bu geçmişte birçok durumda yaşandı.” “Bunu tarihi bir olayda gördüğümüzü düşünüyorum.” söz konusu.
BM Güvenlik Konseyi’nin dün onayladığı “Gazze’deki çatışmaların acil ve uzun süreli durdurulmasına” ilişkin karar taslağının taraflarca derhal hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Türk, “(Gazze’de) Temelli insani ateşkesin de olması gerekiyor. insan hakları. Buna yalnızca acilen ihtiyaç var.” “Sadece elektrik, su, akaryakıt gibi yaşamın temel ihtiyaçlarının karşılanması için değil, aynı zamanda uluslararası insan hakları ve insancıl hukukun gerektirdiği temelde siyasi bir alan yaratılması için de çatışmalar sona ermelidir.” dedi.
Filistin halkına yönelik her türlü toplu cezalandırmanın durdurulması gerektiğini vurgulayan Türk, aynı zamanda rehinelerin tamamının serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Türk, “Gerekli ölçekte akaryakıt da dahil olmak üzere Gazze genelinde hızlı ve engelsiz insani yardıma ihtiyacımız var” dedi. İfadesini kullandı.
“BM Güvenlik Konseyi’nin dün kabul ettiği, Gazze’deki çatışmaların derhal ve uzun süreli durdurulması çağrısında bulunan karar taslağı İsrail açısından ne kadar bağlayıcıdır? İsrail’in bu karara uymaması durumunda sonuçları ne olabilir? Mevcut insani durum dikkate alındığında, Bu kararın hayata geçmesi ne kadar sürer?” Soruyu yanıtlayan Türk, “Güvenlik Konseyi kararının bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu, Gazze’deki son derece istikrarsız insani durumun hafifletilmesi için gerekenlerin başlangıcıdır. Dolayısıyla bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor” dedi. ” Şu şekilde konuştu:
Öte yandan Türkiye’nin BM Cenevre Ofisi Daimi Temsilcisi Büyükelçi Güven Begeç, Türk’ün brifing toplantısında yaptığı konuşmada, “Uluslararası insan hakları mimarisi çöktü. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 75’inci yılı kutlanamaz” dedi. Gazze ise çocuk mezarlığına dönüştü.” sözlerini kullandı.
İsrail’in Gazze işgalinde son durum
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı “İsrail’in Filistinliler’e ve Mescid-i Haram başta olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine yanıt vermek” gerekçesiyle kapsamlı bir saldırı gerçekleştirdi. Mescid-i Aksa’nın ardından İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne ağır hava saldırıları düzenledi. bombardımanı başlattı.
İsrail’de 7 Ekim’de düzenlenen saldırılarda 310’dan fazlası asker olmak üzere 1.200 İsraillinin öldüğü, 5.132 kişinin de yaralandığı açıklandı.
Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda 51 İsrail askeri öldürüldü.
İsrail’e göre Kassam Tugayları’nın elinde 239 İsrailli esir bulunuyor.
Gazze hükümetine göre, 7 Ekim’den bu yana İsrail’in Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 4 bin 710’u çocuk, 3 bin 160’ı kadın olmak üzere 11 bin 500 kişi hayatını kaybetti.
İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin Batı Şeria ve Kudüs’te 7 Ekim’den bu yana düzenlediği saldırılarda 197 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu, onbinlerce yaralı ve sivilin barındığı Gazze’deki onlarca hastanenin kampüslerini veya ana binalarını tahliyeye zorlamak için vurdu. İşgal sırasında bazı hastanelere baskın düzenlendi. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana yaşanan çatışmalarda 74 Hizbullah üyesi ve 6 İsrail askeri hayatını kaybetti.