Haber

Devlet Bahçeli: Provokasyonlara karşı uyanık olmalıyız

Partisinin küme toplantısında konuşan MHP Lideri Devlet Bahçeli önemli açıklamalarda bulundu.

İstanbul’da kiliseye yapılan saldırıyla ilgili konuşan Bahçeli, toplumsal huzuru bozmak isteyenlerin eylemlerinden vazgeçmediklerini söyledi.

Bahçeli, seçimlere dikkat çeken, provokasyon yapmak isteyenlerin olabileceğini söyledi. “Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak devletin asli görevi olmasına rağmen hukukun üstünlüğü ilkesinden taviz vermemek hepimizin sorumluluğudur.”söz konusu.

Bahçeli’nin devam eden açıklamasında şu ifadeler yer aldı;

“Fırsat vermeyeceğiz”

Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bugünkü toplantımızı takip eden tüm kardeşlerimize şükranlarımızı sunuyorum.

Sarıyer’de tören sırasında iki teröristin saldırısında bir vatandaşımız hayatını kaybetti. Bu eylemi kınıyorum. Teröristlerin kısa sürede yakalanması sevindirici.

Toplumsal barışımızı bozmak isteyen Türkiye düşmanları eylemlerinden vazgeçmiyor. Seçimlere kadar provokasyon yapmak isteyenlere karşı uyanık olmalıyız. Fırsat vermeyeceğiz.

“Türkiye Cumhuriyeti örgütlerin eylem alanı olamaz”

Milli birliğimizi kundaklamaya çalışanlara fırsat vermeyeceğiz.

Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak devletin temel görevi olsa da hukukun üstünlüğü ilkesinden taviz vermemek hepimizin ortak sorumluluğudur.

Türkiye Cumhuriyeti, terör örgütlerinin, organize suç şebekelerinin, çetelerin, azılı kanun kaçaklarının, uyuşturucu ve silah tacirlerinin, sistemsiz göçmenlerin oyun alanı, eylem alanı olamaz, olmamalıdır.

Devletin egemen çıkarlarını baltalayacak faillerin ezilmesi gerekiyor. Ulusal güvenliğimizi güçlü tutmalıyız. Türkiye’nin geleceğini asimetrik provokasyonlara dayalı cinayet örgütleri değil, halkın kıymetli varlığı belirleyecektir.

“Türkiye’yi baltalamaya çalışanların karşısında durmak bizim asli görevimizdir.”

Yalan maskesini yırtmak, iftiraları durdurmak, ihanetlerin peşini bırakmak hem görevimiz hem de siyasi görevimizdir. Türkiye’yi baltalamaya çalışanların karşısında durmak bizim asli görevimizdir. Türk vatanı yeryüzündeki cennetimizdir, Türkiye gururumuzdur. Vatandaşlarımızın huzuru, güvenliği, refahı ve refahı tartışılmaz hedefimizdir.

Türkiye’yi risklerin ve tehditlerin tuzağına düşürdüğü bir kadere sürüklemeye çalışan hiçbir odak karşısında boş durmayacağız, eylemsiz kalmayacağız. Türk ve Türk Yüzyılı vizyonunu gerçekleştirmenin peşindeyiz ve hedefliyoruz. Artık vakit kaybetmeye tahammül yok. İstismar ve ihanet siyasetine dayanacak sabrımız kalmadı.

Önümüzdeki demokratik sürecin sorunsuz bir şekilde aşılması gerekiyor. Türkiye’nin ilerleme ivmesi devam etmelidir. MHP ve Cumhur İttifakı bu hedefe odaklanmıştır.

MHP gücünü kutsal değerlerden almaktadır. Ulusal çıkarlarımıza aykırı hareket eden hiç kimseye karşı duruşumuz sarsılmayacaktır.

“Millet bizim, Türkiye hepimizin”

Dünyaya yön verecek bir Türkiye’nin mimarisi ancak fedakarlığı örnek alan, Türk-İslam kültüründen ilham alan bir ahlaki kucaklaşmayla mümkündür. Bu kucaklaşmanın adı Cumhur İttifakıdır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, milli ve manevi kucaklaşmanın devlet ve millet hayatında kök salmasına da eşlik ediyor.

Bu sistemin uzlaşmacı yapısında yoğunlaşan etkin yürütme, güçlü yasama, bağımsız ve tarafsız yargı sayesinde hiçbir merkez Türkiye’nin önünde duramayacaktır.

Milletimizin her bireyi kanun önünde aynı haklara sahiptir. Bu, asırlık Cumhuriyetin en değerli başarılarından biridir. Dağlardaki çobanımız ile üniversitede ders veren akademisyenimiz arasında hukuki ve demokratik haklar açısından hiçbir fark yoktur. Ayrımcılık ve bölücülük ayaklarımızın altındadır. Millet bizim, Türkiye hepimizin.

Yerel seçimler hakkında

MHP 31 Mart’a heyecan ve heyecanla hazırlanıyor. Geçtiğimiz Pazar günü Mersin açık hava toplantımız yoğun bir katılımla gerçekleşti. Dostlar sevindi, düşmanlar öfkelendi. Herkesin gözü, kulağı Mersin’e dönük. Mersin’in şansı düzeldi, hayat soluklaştı.

Kimse yanlış hesap yapmasın, Mersin bizim, Türkiye hepimizin. Mersin’de kurulan CHP’nin imkânı yok. Mersin açık hava toplantımıza katılan her vatandaşımıza teşekkür ediyor, hep birlikte başaracağımıza yürekten inanıyorum.

“31 Mart’ta sandıkta herkesin bileğini bükeceğiz”

31 Mart’ta hizmet ve hidayet kazanacak. Çok çalışacağız. Heceyi güne ekleyeceğiz. 31 Mart’a kadar yorulmayacağız. Yerel yönetimleri köhne siyasetten kurtaracağız. Yol haritamızı çizdik. Önümüze nifak engelleri koyanları aşacağız.

Bırakın birileri demlenip siyasi bir kasırgaya dönüşsün. Mücadeleleri boşunadır. 31 Mart’ta hepsinin bileklerini sandıkta bükeceğiz. Yerel yönetimleri perişan bırakmayacağız.

Anadolu’nun her yerinde camilerde, cemevlerinde, dualarda, dileklerde, gönüllerde halkımızı kucaklayacağız.

Türkiye Kızıl Elma istikametinde. Türkiye, Cumhur İttifakı ile kriz üreten parlamenter sistemin prangalarından kurtuldu.

“DEM olmak CHP’ye yakışmıyor”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’nın Türk ittifakını telaffuz etmesi nafile bir çabadır. Artık Millet İttifakı yok, Türkiye ittifakı mı kuracaklar? Gördüğümüz kadarıyla CHP yönetimine hiç yakışmıyor.

“Özgür Bey, su taşımakla değirmen dönemez”

Özgür Bey, taşıdığınız suyla değirmen dönmeyeceğine göre bu ittifakı kiminle kuracaksınız? İhanete batmış bir ittifaka nasıl Türk ittifakı diyebileceğinizi anlayacaksınız. Şimdi kendi aranızdaki çelişkileri aşamamışken Türk ittifakına seslenmek kara mizah değil mi?

Sayın Kılıçdaroğlu’nun tüm izlerini silip adını neredeyse kapı eşiğinde bırakmanın ne anlamı var? Nerede Türk ittifakı, nerede mertlik, nerede vefa?

Kürsüde heyecanlanıp kendinizi alkışlamayı bırakın, yüreğiniz varsa bunları açıklayın. Köklü CHP, Türkiye’ye karşı sonuna kadar yanındayız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu